28 Mayıs, 2009

Bana Müsade. . .

Arşivimi gözden geçirirken 1 yıl evvel yazdığım bir yazımı okudum.
Düşündüm üzerinde, geçen yıldan değişen bir şey var mı hayatımda, yaşantımda diye.
"Hayır" çıktı dudaklarımın arasından sesli olarak. Tek düze bir yaşantım varmış demekki.

Gerçi bu yıl geçen yıla göre biraz daha hareketli geçti. Ekim 2008' den beri nerdeyse evimde oturamadım desem yeridir.
Önce İznik'teki baba evimin restorasyon işlerine başladık. İznik-İstanbul arasında gidip gelmek bir şey değildi.En azından Yalova' ya giderken feribotta denizi görüyordum.
Yeni yıla yeni girdiğimiz günlerde kayınpederimin hastalığı başladı. Ev işini yarım bırakarak bu kez de Elazığ-istanbul hattında mekik dokumaya başladım. Eşim kayınpederimin yanında ben kah onların yanında, kah İstanbul'da oğlumun yanında, iki arada bir derede misali.
Zaman o kadar çabuk geçmiş ki hiç anlamadan mart ayı gelmiş. hadi tekrar İznik. Yarım kalan evi bitirmemiz lazım. Ustaların peşinde koşmaktan, malzeme taşımaktan, hesap kitap yapmaktan o kadar yorulmuşum ki, İstanbul'a bir hurda yığını gibi geldim.

Aylarca bir evde kadın olmayınca o evin halini düşünün.Geldiğimden beri bir taraftan temizlik yaparken, diğer taraftan da yazlıktaki dükkanımıza sezon mallarını toplamak için koşturuyorum.
Bu beden ne zaman dinlenir bilmiyorum.

İşte bu akşam oturdum böyle boş boş okurken bu yazımı buldum. Okudum, düşündüm.
Dşüncelerimde bir değişme olmadığını gördüm ve bu yazımı tekrar sizlerle paylaşmak istedim.

Bana Müsade. . .

Bazen içimden ne geliyorsa öyle hareket etmek istiyorum.Yolda giderken, sanki sek sek oynarmış gibi yaparak sıçramak,Yenikapı sahilinde, kayalıkların üzerinde bira içmek,Baharın geldiği şu günlerde, üstümün kirlenmesini düşünmeden, yeni yeşeren çimlerin üzerinde yuvarlanmak, toprağın mis gibi kokusunu koklamak,Gecenin serinliğinde, sıkıca sarıldığım montumun altında denizin sesini dinlemek.İnsanların tuhaf bakışlarına aldırmadan, tanımadığım insanlara merhaba demek.Sabaha kadar sessizlikte oturup düşünmek, akşama kadar miskin miskin yataktan çıkmamak.Hiç televizyon seyretmeden, telefon sesi duymadan bir gün geçirmek.Karnım acıksa da yemek pişirmemek, içtiğim çay ve kahve fincanlarını masanın üstünde biriktirmek.Küçük bir çantayla terminale gidip, ''nereye'' diye düşünmeden, bir otobüse binip bilinmeyen bir yerlere gitmek istiyorum.

İçimdeki ses'' neden '' diye soruyor. ‘''Neden yapmak istiyorsun bunları.''Galiba yoruldum. Vücudum yorgun, beynim yorgun, cebim yorgun.

Dinlenmek, arınmak istiyorum.Yaşadığım yılların yorgunluğu, bedenimi zorluyor artık. Yaş/lanıyorum galiba.''Gençlikte gezelim, tozalım, eğlenelim'' dedik yorulan bedenimizin farkına varamadık.Yeni evliyken, ha eşyamızı alalım, ha evimizi düzelim, aman çocuk oldu iyi yetiştirelim, başımızı sokacak bir ev alalım, ''genciz, borcumuzu ödemek için daha çok çalışırız, sabrederiz'' dedik yıllara yorulduk.O, onu demiş, bu, bunu demiş dedim, üzüldüm ağladım, derdimi söyleyemedim, yorulan beynimin farkına varamadım.Kimseye ''hayır'' diyemedim, kıramadım. Ben omuz arayınca kimseyi bulamadım.

Dönüp arkama baktığımda, yılların ne çabuk geçtiğini, önümde daha ne kadar zamanımın kaldığını bilemeden, bedenimin, beynimin benden çok şey götürdüğünü fark ettim.Ve bu yüzden artık içimden geldiği gibi hareket etmek istiyorum. Bir anlık bile olsa, kendimle kalmak istiyorum. Dinlenmek istiyorum.

Bana müsaade…

Yasemin Gürtürk

4 Yorum:

saat: 10:27 ÖÖ , Blogger bast - ANNEKEDİ dedi ki...

Benim güzel sağlığın yerindeyken arkadaşım içinden ne geliyorsa yap, çok geç olmadan.
Sağlıklı, mutlu, neşeli en güzel günler senin olsun.

 
saat: 9:32 ÖS , Blogger laguer90 dedi ki...

Zaman zaman hepimiz benzer duyguları yaşarız ancak tekrar farklı açılardan bakınca sizi mutlu eden yaşamın güzelliklerini görürsünüz, sevdiklerinizle olmanın mutluluğunu yaşarsınız.Kalabalıklar içinde yalnızlıklar hissedildiği gibi, çekip gitmek ve gerçekten kendi kendinizle olmak istersiniz.
Yaşam bu galiba!
Sevgiler...

 
saat: 12:08 ÖS , Blogger Şükrü Yılmaz dedi ki...

Sevgili Kardeşim Yasemin.
Hayirli Gunler Cumaniz Mubarek Olsun.Ailenizle ve Sevdiklerinizle Birlikte, Sevgiyle Saygiyla ve Sağlikla Kalin ALLAH'a Emanet Olun. http://sukruyilmaz.net/img/hayirlicuma.gif
http://sukruyilmaz.net/img/Arada_Kalanlar.pps
Gulerken herkes eslik eder, ya aglarken. Basarilara herkes ortak olur, ya yenilgilere. oyle bir dost edin ki; kotu gun kapini calinca kapiya seninle beraber baksin.

YORUM:Bu dünyada Allah herkese güzel meşgaleler ve uğraşlar versin Ölmeyecekmiş Çalışıp Ölecekmiş gibi ibadet edip ama zevki sefadanda geri kalmayacaksın ki hayatın tadını tuzunu çıkarasın evet bu dünyada bütün insanlara dur dinlemek yok ancak allah gecinden versin ötbür tarafta dur dinleenmek var buda bizlere yeteterde artar bile,ALLAH sağlığımızı afiyetimizi elimizden almasın yeter....

Sukru Yilmaz
Antakya-HATAY
Http://sukruyilmaz.net

SON

Ertelediğim kucak dolusu zamanla geldim gözlerine,
Eteğimde zil çalan ayrılıklarla,
Dudağımda çalakalem cümlelerle geldim,
Ordaydım..
Bildiğim tüm gidiş yolları kapalıydı..
Baktım yüzüne,
yeşile geçmedi gözünün kırmızısı.
Dur dedi zaman..
Durdum...
Unutmuşum oysa;
Sevmenin kuralıymış.
Acıların yürek yolundaki geçiş önceliği..
Öğrenemedim;
Hangi ilkyardım kitabında yazıyordu kim bilir..
Yüreğin nefesi kesildiğinde,
Gözlerinin yaptığı suni tenefüs nöbetleri..?

Hala tekdüze sınavlarda ikmale kalıyor söylediklerim..

İstersen sen bunu hiç okuma..

veya

Git en iyisi...

Alıntı:Özge Öznur Erbaş
http://www.siirkolik.com/siirler/55738-son.asp

 
saat: 10:51 ÖÖ , Blogger esengül dedi ki...

keşke içimizden gelenleri yapabilsek sık sık hissettiğim bir duygu bu ama toplum,kurallar,aile derken hep ertelediğim hiç yapamadığım bir his...
umarım herkes ara sırada olsa yaşar hissettiklerini ne diyelim,yüreğine sağlık Yasemin hanım çok güzel bir yazı...
sevgiyle kal :)

 

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa