23 Kasım, 2008

BİR GÜNÜN ÖĞRETMENİ DEĞİLSİNİZ

Yarın (24 kasım) öğretmenler günü.

Ben bu tarz, yani tek günlük hatırlanma ve kutlamalardan yana olmadığım halde bu geleneği bozmamak adına;

Sevgili eşimin, bütün öğretmenlerimin (beni, okutmuş yada okutmamış olsun) ve mesleği öğretmen olan bütün blog arkadaşlarımın bu günlerini kutluyorum.

Yarın tüm görsel basında olacakları şimdiden görüyor gibiyim. Zira önceki yıllarda hep böyle oldu.
Emekli ve çalışan birkaç öğretmeni, sunucu kızımızın karşısına oturtup, anılarını anlatmalarını isteyecekler.


Sevgili öğretmenlerimiz de; mesleğe ilk başladıkları zamanki anılarını anlatacak.Hala o heyecan ve istekle.

Soracaklar mı acaba, şimdiki hallerini,
soracaklar mı acaba maaşlarını,enflasyonun altındaki ezilmelerini,
soracaklar mı acaba içlerinde ne fırtınalar koptuğunu,
soracaklar mı acaba hala beyinleri dingin olarak mı okulda ders verdiklerini?

Soracaklar mı acaba bu kadar çocuğu siz yetiştirdiniz,milletvekili yaptınız,başbakan yaptınız,profesör yaptınız,Onlar size ne yaptılar?

Soracaklar mı acaba emeklilikten sonra bir köşede ne yaptıklarını, yapacaklarını.

Hangi takside şoförlük yaptığını, hangi pazardaki bir tezgahta, ne sattığını, evde akşamları boncuk işlediğini, akşamları dersten çıktıktan sonra falanca sitede yada otoparkta gece bekçiliği yaptığını, gururundan söyleyebilecek mi öğretmenim?

Söyleyin lütfen, bundan utanacak olan siz değilsiniz.

Ama öğretmenlerimizin içinde hala köy enstütülerinden kalan kıvılcımlarla dolu, hala mesleğe ilk başlamış gibi hatıraların canlandığını göreceğiz.

Başı dik,hafızası dolu öğretmenlerim.
Sizlerin sayesinde bugünü yaşıyoruz.
Sizler sadece 24 Kasım öğretmenleri değilsiniz.
Sizler hergün eli öpülesi,bilgi hazinesi,gelecek nesilleri yetiştiren insanlarsınız.

Bütün günler sizin.
Ellerinizden affınıza sığınarak öpüyorum.
Mağrur başınız dik dursun.

Yasemin Gürtürk
23/Kasım/2008
(Arşivimden bir yorum)

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa